Yaşanmış bir hayat hikâyesinden alınan “Patch Adams” filmi 1998 yılında Tom Shadyac’ın yönetmenliğinde çekilir. Filmin başrolünü ise başarılı oyuncu Robin Williams üstlenir. Patch Adams unutulmazlar arasındadır, tüm zamanlarda anlatılmaya değer bir filmdir.
Filmimiz karlı bir günde eve dönüş yoluyla başlar. Patch, hayatla uyumu sağlayamamış, birtakım sorunlar yaşamış ve bunların üstesinden gelememiş, tam anlamıyla yolunu kaybetmiştir. Yolunu eve varınca bulacağına inansa da öyle olmayacaktır. Çünkü düşüncelerini de eve beraberinde getirmiştir. Yine de umudunu kaybetmez kendi isteğiyle psikiyatri kliniğine tedavi olmaya gider. İntihar eğilimi üzerine hastaneye yatırılır.
İlk terapi seansında kendini ifade etmeye çalışsa da doktorunun onu dinlememesi, göz teması kurmak yerine kahvesini yudumlaması ve kayıtsız bir şekilde “İlerleme kaydediyorsun.” ezberlenmiş cümlesi iletişimi başlamadan bitirir. Çünkü insanların en çok ihtiyacı olan şey dinlenilmek ve anlaşıldığını hissetmektir. Bir psikolog arkadaşım bana gerçek terapinin danışanla kurduğun samimi bir bağ ve onu gerçekten dinlemek ve hissetmekle asıl iyileşmenin mümkün olacağını söylemişti, filmle birlikte onu bir kez daha anlamıştım.
Kahramanımızın iyileşme süreci doktoruyla yaptığı iletişimsiz terapilerle değil aksine oradaki hastalarla kurduğu gerçek iletişim sayesinde başlayacaktı. Nasıl mı? Herkesin baktığı ama herkesin göremediğini görerek, herkesin duyduğu ama herkesin anlamadığını anlayarak gerçekleşecekti. Bu kısmı, size filmden bir sahneyle örneklendirmek isterim.
Patch, hastalarla yakın ilişkiler kurar, küçük dokunuşların büyük etkilerini görünce daha önce hissetmediği duyguları hissetmeye ve mutlu olmaya başlar ve hiç beklenmedik yerde aradığı yolu yaşam amacını bu kez bulur: “İnsanlara yardım etmek.” Ve bunun için doktor olmayı seçer. İki yıl sonra tıp fakültesine girer ancak öğrencilerin ve doktorların tutumu Patch’den çok farklıdır. Oda arkadaşıyla tanıştığı gün sohbetleri onun bilimsel başarıları ve belgeleri üzerine olur. Çünkü sen ne kadar çok başarı elde ettiysen bir o kadar zeki ve değerlisin eğitim sisteminde. Patch, bu pogramlanmış tepkilerin değişmesinin normal parametrelerin değişmesiyle mümkün olacağına inanır. Peki bu parametreleri değiştirebilmek mümkün mü?
Tıp dünyası, sadece tanıyı koyup tedavi etmeyi amaçlarken Patch tedavi ile birlikte teselli ve umut vermek ister. İçten gelen gülümsemenin iyileştirici gücüne inanır. Bütün bunların da doğru iletişimin sağlanmasıyla mümkün olacağını anlarız. Doktorluğun gerçek tanımını “Bizim işimiz sağlığı artırmak, bu da yaşam kalitesini artırmakla olur, ölümü geciktirmekle değil.” şeklinde yapar. Hastaların kendi isimleriyle değil hastalıklarının ismiyle anılmasını eleştirir, derslerinde başarılı olmasına rağmen uyum sağlamadığı için arkadaşlarından ve hocalarından tepki alır. Bir yandan hastaların karşısına palyaço kılığında çıkıp onları eğlendirirken bir yandan da dekanla ciddi sorunlar yaşar ve okuldan atılma tehlikesi ile burun buruna gelir. Bakalım uyumsuz kahramanımız yoluna nasıl devam edecek, okuldan mezun olmayı başarıp hayalindeki gibi doktor olabilecek mi?
Sadece tıp okuyanların ve doktorların değil mesleği insana dokunan her insanın hassasiyetle izlemesini öneriyorum. Katkısı olması dileğiyle…
Fatma KÖSE
" Tüm dünyayı her gün yeni bir biçimde görmeye çalış " sanırım bu filmde temel alacağım söz bu olacak.
Paylaşımınız için teşekkür ederim❤