Matematik öğretiminde yaygın olan bir yaklaşım da- “Ben size metotları göstereceğim, siz de kabul edip onları kullanacaksınız"- öğrencilerin matematiğin pasif gözlemcileri olduğu pozisyonlardır.
Çocuklar ayrıca yanlış ve doğru cevaplar üzerine sabitlenebilirler. Bütün bunlar özellikle daha öncesinde matematik alanında ayrıştırılmış öğrencilerin matematik kimliğini mahvedebilir. Zamanla bu, çoğu öğrenciyi matematiği ilerletmeden vazgeçirir. Matematik kaygısına yol açan matematik alıştırmalarını bırakmak için konuyu öğretme yolumuzu tekrar düşünmeye ihtiyacımız var.
Çoğu öğrenci kendisini matematik zekâsı olan ya da olmayan olarak tanımlayarak sınırlandırmaya eğilimlidir. Fakat bu zihniyetten kurtulmak matematik dersini stres ve endişe kaynağı yapmaktan kaçınmada öğretmen ve öğrencilere yardım edebilir.
Çocuklara matematikte farklı rol modelleri görebilmelerine yardım etmek için başarılı olmadan önce azmeden ve çabalayan insanları ve bu alanda başarı gösteren bireylerin hikayelerini paylaşın. Veya öğrencilerin matematiğin birçok uygulama yöntemini daha iyi kavrayabilmelerine yardım etmek için onlara veri bilimi ve sanal gerçeklik gibi çeşitli branşlarda çalışan matematikçilerden bahsedin. Çocuklar doğal olarak çevrelerindeki matematiği keşfetmeye eğilimlidir. Ve araştırma gösteriyor ki gerçek dünya verileriyle ilgili konular, öğrencileri çalışmalarında daha çok çaba harcamaya ve akademik olarak daha iyi olmaları için motive ediyor.
Kesir gibi karışık konuları, müzik notalarının uzunluğuyla ya da ritmik modellerle ilişkilendirin. Veya öğrencilerin çevrelerinde yaşadığı sosyal bir problemi araştırın ve onlara sorunun geometriyle ilişkisini ve ilgili istatistiklerini belirlemelerini isteyin.
Enerjik matematik sınıflarında, öğretmenler çoğunlukla aynı problemi çözmek için farklı yollar gösterir ve öğrencileri onların kendi çözüm yolunu bulmaları için cesaretlendirirler.
Öğrencilerin eleştirel düşüncesini geliştirmek için onları alternatif çözüm yollarını beyin fırtınası yapmaya teşvik edin ve sonrasında farklı fikirleri bütün bir sınıf olarak tartışın. Yanlış fikirlerin etkisini azaltmak için en azından öğrencilerin bazı fikirlerini tekrar sunmalarına izin vermeyi düşünün.
Öğrenciler karmaşık problemleri çözmekte zorlandıklarında matematik çalışmanın hata yapmayı gerektirdiğini ve öğrendiklerini yeni yollarla uygulamada zorlandıklarını fark ederler. Düşük ve yüksek düzey problem çözücüler oluşturun. Bunlar öğrencilere bunalmış ya da sorgulamadan kabullenmiş hissettirmeden becerilerinde en üst düzeye ulaşmak için farklı öğrenme seviyeleri sağlar.
Son olarak zorlayıcı bir problemi ele almadan önce öğrencileri stratejilerini konuşmaları için teşvik edin. Diğerlerinin de nasıl çabaladığını duymak problem çözmede korkuyu içselleştirmiş olanlar için rahatlık sağlayabilir.
Çocukların matematikte en üst potansiyellerine ulaşmalarını cesaretlendirmek için her öğrenciye gelişmelerine yardım eden bu dört yaklaşımı uygulamayı, benimsemeyi düşünün.
Matematik dersleri öğrenciler için stresli olmak zorunda değildir. Eğitimciler, matematiği yaratıcı, günlük hayata ilişkin güç kazandırıcı bir araç olarak farklı şekilde ifade edebilirler. Aşağıdaki linklerdeki videolarda bahsedilen makaleler ve çalışmaları inceleyerek daha fazla bilgi edinin:
Edutopia'nın Jo Boaler ile 2021 röportajı, “Çocuklara ihtiyacı olan Matematiği öğretiyor muyuz?”
Aschraft ve Krause'ın hafıza çalışımı, matematik performansı ve kaygı üzerine 2007 makalesi
Harackiewicz, Smith, and Priniski’nin eğitimde ilgiyi artırmanın önemi üzerine 2016 araştırma makalesi
Pasquale'ın matematikte üretim zorluğu üzerine 2016 araştırması
Yazan: Edutopia
Çeviri: Merve Altun
How to Ease Math Anxiety in the Classroom
Opmerkingen